19 Aralık 2010

Kitap Notları: Görünmeyen - Paul Auster

"Bir an sonra  sen de kadehini bırakıyorsun. Kanepede arkanıza yaslanıyorsunuz, Gwyn elini tutuyor, parmaklarını senin parmaklarına doluyor. Korkuyor musun? diye soruyor. Hayır, diyorsun. Korkmadığını, çok mutlu olduğunu söylüyorsun. Gywn Ben de, dedikten sonra yanağından öpüyor, hafifçe, belli belirsiz bir dokunuş, dudaklarının senin tenine şöyle bir değmesi . Her şeyin çok ağır, minik adımlarla ilerlemesi gerektiğini, uzun süre duraklamalar ile, evet hayırlarla, yürüyen bir dans biçiminde olacağını anlıyorsun; sen de böyle olmasını istiyorsun çünkü ikinizden biri vazgeçecek olursa geri dönüş için , bu işi aklınızdan çıkarmak için vakit kalır diye düşünüyorsun. Çoğu zaman insanın hayallerindeki şeylerin hayalde kalması iyidir; Gywn de biliyor bunu. Düşünmekle yapmak arasındaki mesafenin büyük olduğunu, dünya kadar kocaman bir uçurumun olduğunu bilecek kadar akıllıdır. O yüzden denizde suyun derinliğini yoklayarak ilerler gibi bebek adımları ile ilerliyorsunuz, dudaklarınızı birbirinizin boynunda, ağzında gezdiriyorsunuz ama dakikarlarca dudaklarınızı aralamıyorsunuz ve birbirinize sıkı sıkı sarıldığınız halde elleriniz kıpırdamıyor. Koca bir yarım saat geçiyor, ikiniz de durmaya niyetlenmiyorsunuz. İşte tam o anda dudaklarını aralıyor, işte tam o anda sen de dudaklarını aralıyorsun ve birlikte bir gecenin içine balıklama dalıyorsunuz."
sayfa - 114

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

my cracks

Hızımı alamadım

Related Posts with Thumbnails