11 Ağustos 2010

Kafa Notları: Sessizlik Sensin

Hayatta birçok çoğalma mevcuttur. Bunların bazıları sevgiyle harmanlanır bazıları felaketle. Ne zaman bir kutunun içinde biriktirsem yaşadıklarımı, bir türlü bütüne hizmet etme fedakarlığını gösteremedi. Bu nedendir ki ben hep felaketleri çoğalttım. Biraz yalnızlık daha çok umutla aslında her zaman bir mucizenin kucağında ağladım. Evet bugün görüyorum ki gözlerimden akan yaşlarımın açtığı oyuklar, yerini en saf mutluluklara bırakmakta. Zaman o kadar değerli ki, tam bitirecekken kendini bir rakı sofrasında, geri geliyor her şey senin bir göz tek kırpışınla. Şuan kelebek etkisi hayatım onun bir kanat çırpışı ile şekillenmekte. Öyle serseri bedenler arasında yol almışım ki   bunca zamandır bir insan çölünde bulunduğumu, yarı halüsinasyon görerek fark ediyorum. Bunca zamandır bize enerji veren güneş sinsi yanını yeryüzünün en cansız yerinde tam çölün ortasında insana göstermekte. Yılmayacağımı biliyordum, tek tek önüme koyulmuş kum tepeleri aslında zirvesi  çukur olan zihin bataklıklarıydı. Uzaklaştıkça cazibesi artıyor, ona doğru her adım attığımda kalbim pişmanlık pompalıyordu. Ve o gün beynim, nedensiz bir esintinin şaşkınlığı ile aralarken bilincinin perdelerini, tek bir kıvrımında, ufak bir algıyla keşfetti seni. Benim ten yanıklarıyla dolu çölümde, tek vahamdın..
Zaman eksiden de çabuk geçerdi fakat iki bedenle yaşayınca sanırım daha da kısaldı. Geriye dönüp baktığımda olanları sıralayamayacak kadar çok şey yaşadım son günlerde. Zamanın tek mirası; mutluluk, huzur ve aptal bir gülümseyiş yüzümde. Hal böyle olunca kalp da ayak uydurmalı ritimli yükselişe. Nedenler aranmamalı huzuru bozacak, çok görülmemeli her daim gülümsemek. Bu bir derinlerden yüzeye, gökyüzüne ve senin kalbine sıçrayıştır. Kimse cebinden çıkarmasın  soru işaretlerini, sizde bilirsiniz ki noktasız soru işareti olmaz ama benim buna koyacak bir noktam yok, olmayacakta..


Yazılarımın karakteriyle oynuyor gibi hissetsemde, benim karakterimi taşıdığını bilmek belki de en güzel yanı bu satırların. Bir insan bedenine benim diyebilmek, çocukça bir ego tatmini değil, bir kaderin sınırlarındaki en büyük canlı hediyesidir. Öyleyse yaşamın soluklanmasını beklemeden koşmalı sürekli, bitirmemeli, boşa harcamamalı umutları. Biri dur demiyorsa akan gözyaşlarınıza belki de akmamalı göz yaşlarınız. Biri attıramıyorsa kalbinizi belkide artık atmamalı.. Unutulmamalıdır ki bu dünya da ters işleyen şeyler sizi öldürecek güçte olamadılar. Bir geri dönüşü düşlemek, matemli bir gecede kabus görmekten iyidir..


Leonard Cohen- Dance me to the end of love

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

my cracks

Hızımı alamadım

Related Posts with Thumbnails