25 Ağustos 2010

Kafa Notları: Sızıntılar

Az önce yaptığım spordan olsa gerek alnımdaki terler aksi taktirde cevabını veremediğim soruların azap döngüsünde beni kıstırdığını düşünebilirim. Yine bardağın boş tarafına bakıp dolu tarafını düşünmeliyim ya da ne bileyim yeni bir şeyler bulurum elbet.  Bu günkü sabaha uyanmak garip bir histi, normal de bir şeyler beynim de planlanmış olurdu, son zamanlar uyurken telefonu yanıma alma dışında edindiğim net alışkanlıklarım vardı, hafifçe gözlerimi açar gün içerisinde olacakları değerlendirirdim ve tatilde isem ağır ağır yataktan inip sabahın üstüne yerleşirdim fakat bu gün tamamen bir boşluktu sanki. Hani bilim kurgu filmlerinde baş roldeki oyuncular bir anda kendilerini hiç tahmin etmediği yerde bulurlar, başlarını sağa sola sallayarak sanki beynindeki parçaların yerine oturmasına yardımcı olmaya çalışırlarya işte tam aynı manzara. Bir gece önceki fırtınada batan tekneden tek kurtulan olarak tropik bir adada yeni bir sabaha uyanmak, biraz şaşkınlık yarattı ama hoştu.. Düşünmezdim böyle bir başlangıç ama fark etmeden bedenime oturan şüpheler kendince hazırlıklarını yapmış aslında. Sadece teşekkürler..
Bugün 3 aydır biteremediğim kitabımı bitirdim ve yenisine de imzamı atıp başladım, ilgilenemediğim kulüp işlerine geri dönüp motivasyonuma küçük hediyeler aldım. Minicik hayatımda kendi yaptıklarımla mutluluğu birazcık alt seviyede yaşıyor olsam da nefes almak aslında yeterli, bunu hissettim. Sorun şu, çok su yutmuşum  midem bulanıyor, içimdekileri kusmak istemedikçe zorlanıyorum ama içimde kalmasında ısrarlıyım, parçalara ayırdıkça kullanılacak, daha çok kırıklarım var. Tek başına yaşam, birazcık mutualizm ile birlikte parazit yaşamı da öğretti sağ olsun..

Asla deniz kenarına gidip yaşadıklarıma küfür etmeyeceğim, dediğim gibi canımın sürttüğü taşlarda yıpranan ellerime bakacağım yine onları güzelleştireceğim. Belki oturup içeceğim içtikçe yine güzelleşeceğim, ben yine kendi yörüngemden selamyacağım sizi, onu da.. Yazılarımda son kez kullanıyorum üçüncü tekil kişiyi artık, birince tekil kişinin kalbini kazanmam lazım çok ihmal ettim onu.


Bu arada değinmeden geçemeyeceğim, dün geceki fırtınada attığı can yelekle, sabaha uyandırdığın için teşekkürler..

2 yorum:

  1. Çok mutlusun,şu anda yazını uzaylıymışsın gibi okudum. Çünkü hayal olabilecek kadar zor geliyor herşey bana. Merak etme sorun sende değil bende. Ben bugün melankolik ergenlerden farksızım.
    Yazın güzeldi,böyle bi yazı yorumsuz kalsın istemedim. Saçmaladım o yüzden kusura bakmazsın umarım.

    YanıtlaSil
  2. Ne demek teşekkür ederim, yalnız çok mutlu değilim aslında mutluluğu aradığım için teorik olarak mutlu da sayılmam.

    YanıtlaSil

my cracks

Hızımı alamadım

Related Posts with Thumbnails